DOÇ. DR. RAŞİT ATA
  BAŞARI ÖYKÜLERİ
 
YASLI BİLGE
Yaslı kızıldereli reisi kulübesinin önünde torunuyla oturmuş, az ötede birbiriyle bogusup duran iki köpeği izliyorlardı. Köpeklerden biri beyaz, biri siyahtı ve oniki yasındaki çocuk kendini bildi bileli o köpekler dedesinin kulübesi önünde bogusup duruyorlardı. Dedesinin sürekli göz önünde tuttugu, yanından ayırmadıgı iki iri köpekti bunlar. Çocuk, kulübeyi korumak için biri yeterli gözükürken niye ötekinin de oldugunu, hem niye renklerinin illa da siyah ve beyaz oldugunu anlamak istiyordu artık. O merakla sordu dedesine.Yaslı reis, bilgece bir gülümsemeyle torununun sırtını sıvazladı. "Onlar dedi, benim için iki simgedir evlat. Neyin simgesi diye sordu çocuk. Iyilik ile kötülügün simgesi. Aynen þu gördügün köpekler gibi, iyilik ve kötülük içimizde sürekli mücadele eder durur. Onları seyrettikçe ben hep bunu düsünürüm. Onun için yanımda tutarım onları. Çocuk, sözün burasında, mücadele varsa, kazananı da olmalı diye düsündü ve her çocuga has bitmeyen sorulara bir yenisini ekledi: Peki, sence hangisi kazanır bu mücadeleyi? Bilge reis, derin bir gülümsemeyle baktı torununa: Hangisi mi evlat? Ben hangisini daha iyi beslersem!


AKLIN ÜSTÜNLÜĞÜ

İnşaat sahasındaki güçlü adam, herkesi yenebileceğini söyleyip yaşlı işçilerden biriyle sürekli dalga geçmektedir. 

Sonunda ihtiyarın canına tak eder ve ''Pekala seninle bir aylık maaşıma iddiaya giriyorum. Şu karşıdaki binaya el arabasıyla öyle birşey götüreceğim ki sen onu bir daha oradan el arabasıyla geri getiremeyeceksin. Var mısın '' dedi. "Tamam ihtiyar" dedi yükseklerde gezen genç "Bakalım ne yapacaksın?"

Yaşlı adambiraz sonra el arabasını getirdi ve eliyle işaret ederek "tamam hadi bin arabaya..."


EINSTEIN’IN BAŞARI FORMÜLÜ

Einstein'danbir gün, hayatta başarılı olmayı, matematiksel bir ifade ile anlatmasını istediler.

Bu büyük fizik bilgini cevaben dedi ki:

Eğer A hayatta başarıyı gösterirse, formül şu şekildedir:

A=x+y+z

Bu formülde (x) çalışmayı (y) de dinlenmeyi gösterir.

Peki (z) neyi gösterir? diye sorduklarında, büyük fizik bilgini formülü şöyle tanımlar:

‘(z) de çenenizi tutmayı...'


Ayakkabı pazarlamacısı
Ayakkabı üretip pazarlayan bir şirket, yıllar önce, pazar araştırması yapmaları için Afrika’ya iki elemanını göndermiş.

Birinci eleman, pazar araştırmasını yaptıktan sonra kendisini gönderen patrona bir rapor sunmuş ve demiş ki:

Afrika’da bizim için hiçbir fırsat yok. Çünkü orada hiç  kimse ayakkabı giymiyor.

Aynı yere birkaç ay sonra giden ikinci eleman da pazar araştırmasını yapmış, dönüşte patronuna bir rapor sunmuş ve demiş ki:

–  Afrika’da bizim için olağanüstü fırsatlar var. Çünkü  orada  hiç kimse ayakkabı giymiyor.
 
Dünya haritası 
Baba Pazar sabahı kalktığında bütün haftanın yorgunluğunu çıkartmak için eline gazetesini aldı ve bütün gün miskinlik yapıp evde oturacağını düşünüyordu. Tam bunları düşünürken oğlu koşarak geldi ve sinemaya ne zaman gideceklerini sordu. Baba oğluna söz vermişti onu bu hafta sonu sinemaya götürecekti.
Canı dışarı çıkmak istemediği için bir bahane uydurması gerekiyordu sonra gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritası gözüne ilişti. Önce dünya haritasını küçük parçalara ayırdı, sonra oğluna “eğer bu haritayı bir araya getirebilirsen seni sinemaya götüreceğim” dedi. İçinden de “oh be kurtuldum! En iyi coğrafya profesörünü bile getirsen bu haritayı eski hâline getiremez!” diye geçirdi.
Aradan on dakika geçtikten sonra çocuk babasının yanına koşarak geldi ve “baba haritayı düzelttim artık sinemaya gidebiliriz” dedi. Adam önce inanamadı ve görmek istedi. Gördüklerine de inanamadı ve bunu nasıl yaptığını sordu. Çocuk , “bana verdiğin haritanın arkasında bir insan vardı, insanı düzelttiğim zaman dünya haritası da kendiliğinden düzeldi” dedi.
Evet insanı düzeltirseniz dünya da düzelir.
 
Kral acıkmış
Bir kral, halkının ne durumda olduğunu görmek için kıyafet değiştirerek ülkesini dolaşmaya başlar.
Yolu bir köye düşer. Mütevazı bir handa geceler. Yemek olarak getirilen dört yumurtayla karnını doyurur. Hesabı sorunca da kendisinden 10 altın istenir.
Aman!
der kral,
Burada yumurta kıtlığı mı var?
Açıkgöz han sahibi taşı gediğine koyar:
Hayır, ekselansları, yumurta boldur; ama kral kıtlığı var...

Kayıkçının küreği
Bir kayıkçı varmış. İşi, yolcuları kayığı ile nehrin bir tarafından diğer tarafına geçirmekmiş.
Adamın kayığının küreklerinin birinde inanç diğerinde çalışmak yazıyormuş.
Bu sözleri küreklere niçin yazdığını soranlara:
Nehirden geçmek için her iki küreğe de ihtiyacım var. Çalışmaksızın inanç, inanç olmadan da çalışmak bir işe yaramaz. Bunlardan birinin eksikliği tek kürekle kayığı yürütmeye çalışmak gibidir. O da kendi etrafında döner. Hedefe asla ulaşamaz. Başarıya ulaşmak için bunların ikisine de ihtiyacımız vardır. Yoksa olduğumuz yerde döner dururuz. Hedefe bir türlü ulaşmayız.
demiş.

Anlamak
Aristo öğrencilerinden birine bir problemin çözümünü anlattıktan sonra sorar?
Anladın mı?
Evet.
– Ama sende anladığını gösteren belirtileri göremiyorum!
O belirti nedir?
Güleryüz... Anlamış olsaydın sevinirdin. Böyle durmazdın.
 
 
 
 
 
  Bugün 38298 ziyaretçi (94598 klik) kişi burdaydı! Türkiye rüzgar santralı toplam kurulu gücü Ocak 2013 itibariyle 2312,15 MW'a ulaşmıştır.
www.htmlkod.tr.gg
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol